Odamız tarafından ATSO Akademi çatısı altında ““TAKIM OLABİLME VE TAKIMDAŞLIK” konulu eğitim online olarak gerçekleştirilecek. Eğitmen İlker Kaldı, 28 Temmuz 2020 tarihinde 13:30-17:00 saatleri gerçekleşecek online eğitim öncesi sorularımızı yanıtladı.

  • “Takım kazanmamışsa atılan gollerin değeri olmaz” diyorsunuz. Bunu biraz açar mısınız?
    • İçinde bulunduğumuz dönem, bireysel olarak ne kadar yetenekli, becerikli olursak olalım tek başımıza sonuç almanın artık mümkün olmadığı bir dönem. Hedeflenen sonuçlara ancak birlikte, işbirliği ve karşılıklı bağlılık ile ulaşabiliriz. O nedenle de gerçek performans ancak birlikte üretilen sonuca bakılarak değerlendirilir. Bu süreçte tek tek harcanan çabalar önemli ve taktire değer olmakla birlikte, aslolan resmin bütünüdür ve o da ancak ekip halinde yapılan çalışma ile sağlanabilecek bir şeydir.
  • Dünya pandemi süreci yaşıyor. Kriz dönemlerinde “takım olmak” nasıl sağlanacak?
    • İnsanlık tarihi bize şunu göstermiştir: Kriz olarak adlandırdığımız zorluklar ancak dayanışmayla atlatılabilir. Pandemi sürecini de bir kriz, beklenmeyen olağanüstü bir durum olarak görürsek bu süreçten en az hasarla ve mümkün olabildiğince çabuk kurtulabilmek ancak ailede, iş ortamında ve toplumda dayanışma ve işbirliği ile mümkün. Bunun anahtarı da “takımdaşlık” ruhunu gerçek anlamda içselleştirip davranışlara yansıtabilmekle mümkün.
    • Özellikle bu süreçte bunu nasıl sağlayacağız konusuna gelince, birbirimizi daha çok bilgilendireceğiz, birbirimizle ve yaptıklarımızla daha çok ilgileneceğiz, birbirimizi tamamlayacağız. Deyim yerindeyse, hata aramak için değil ancak işleri hedefe uygun tamamlamak için gözlerimiz birbirimizin üstünde olacak.
  • Ticaret dijital bir dönüşüm yaşıyor. e-ticaret dünyasında “takım olmak” konusunda neler söylersiniz?
    • E ticaret yakın zamana kadar bilindik, klasik ticareti destekleyen, “gerekli” bir faaliyet idi. Pandemi süreci ve dijitalleşmenin bizi getirdiği noktada artık şunu rahatlıkla söyleyebiliriz: E ticaret, bir “gereklilik” değil, “zorunluluk” olmuştur. Yani ticaretin itici gücü olmaktan lokomotif gücü olmaya doğru hızlı bir yol almaktadır.
    • Ancak bu noktada e ticaretin başarısı tüm paydaşların etkili işbirliğiyle mümkün olabilir. Dijital ortamın kullanışlı ve güvenilir olmasını sağlayan yazılımcıların, ürünleri alıcısıyla buluşturan ticari platform sahipleriyle, bunların hepsinin hem üreticilerle hem de ürün satın alanlarla ve elbette ürünü alıcıya kavuşturan lojistik unsurların deyim yerindeyse “şiir gibi uyumunu” gerektirir. Bu uyum tam da takım olmayı gerektiren, hatta zorunlu kılan bir durumdur. Eğer e ticaretin büyümesini istiyorsak, e ticaret paydaşları arasındaki işbirliğine ve uyuma işin dijital altyapısı kadar özen göstermek zorundayız.
  • İş dünyasının, girişimcilerin “İmece kültürü”nden alacağı dersler neler?
    • İmece, bizim çok eski bir geleneğimiz ve tam da takım çalışmasının özünü oluşturan işbirliğini ve dayanışmayı esas alan bir gelenek.
    • İş dünyası ve girişimciler, bin yılı aşan bir geçmişe sahip “imece kültüründen” hangi dersleri çıkartabilir? Öncelikle insanlar, kurumlar, girişimler birbirlerini destekleyerek, işleri daha çabuk, daha hızlı, daha verimli halledebilir ve en önemlisi geliştirebilirler. O bakımdan imeceyi sadece aynı işyerindeki bir dayanışma ve işbirliği olarak değil, birbirine rakip gibi görünen organizasyonlar arasında da dikkate almak gerekir. İmece geleneğimizin de kaynağı olan Şaman kültüründe şöyle bir anlayış vardır: “Hayatta hiçbir şey sadece kendisi için var olmaz, birbiri için yaşamak doğanın kanunudur. Irmaklar kendi suyunu içemez, ağaçlar kendi meyvelerini yiyemezler. Ortada bir sen varsa ben var olabilirim. Biz olmadan hiçbir şey olamayız.”. O yüzden iş yaşamında başarılı olmak isteyen girişimcilerin başkalarının da başarılı olmasına yardımcı olmaları gerekir.
  • Bilgiyi paylaşmada “ahtapot yaklaşımı”nı anlatır mısınız?
    • Ahtapotların sinir hücrelerinin beşte üçü kollarındadır. Bunun anlamı şudur, ahtapot edindiği bir bilgiyi mutlaka beyninde ele almadan algılayabiliyor, bilgiyi işleyebiliyor ve tepki veriyor. İş dünyasında bunun karşılığı bilgilerin işlenmesinde ve kararların alınmasında merkezi ve hiyerarşik yapının artık terk edilmesi gerektiğidir. Bu nasıl olacak derseniz, bulunduğu pozisyonda yetkileri artırılmış ve inisiyatif kullanma imkanı verilen çalışanlar ile her kademede birbirini doğru, yeterli ve zamanında bilgilendirme süreçlerinin işlemesidir. Böylelikle her kararın alınmasında, her adımın atılmasında illa ki bir üstten onay almak, onay beklemek ihtiyacı ortadan kalkacağı için işlerin sonuçlandırılması hızlanacaktır. 
  • Başarılı bir Liderin olmazsa olmaz özellikleri neler?
    • Günümüzün liderliği bir pozisyon ya da unvan liderliği değil; birlikte iş yapan insanları uyum içinde hedefe yönelten ve bu konuda ilham veren süreç liderliğidir.
    • Dolayısıyla bugünün lideri, kararları kendisi alıp ekibine uygulatan değil, birlikte karar alıp o kararların uygulanmasını izleyen kişi olmak zorundadır.
    • Günümüzde liderler iş sonuçları kadar, o sonuçları gerçekleştiren insanlarla da ilgilenmek, onları da önemsemek ve zaman ayırmak zorundadır.
    • Liderin başarısı, ekibinin başarısına bağlıdır. O nedenle liderler ekiplerinin başarısına hizmet etmeyi alışkanlık edinen insanlardır. Bunun doğal bir sonucu da ekip içindeki her bireyin gelişmesine katkıda bulunmak ve öncülük etmektir.
  • ATSO Akademi’nin “TAKIM OLABİLME VE TAKIMDAŞLIK” eğitiminde katılımcılar neler öğrenecek?
    • “Biz” bilincinin iş yaşamı başta olmak üzere hayatı nasıl kolaylaştırdığının farkına varacaklar.
    • Takım olabilmenin ve takımdaşlığın başarıyı ve sonuçları nasıl etkilediğini görecekler.
    • İşbirliğinin ve dayanışmanın günlük hayata nasıl yansıtılabileceğini öğrenecekler.