ATSO 5.Grup (İçecek) Meslek Komitesi’nin online gerçekleşen Mayıs ayı olağan toplantısında, ticari hayatın henüz tam anlamıyla normale dönmemesi nedeniyle, içecek sektöründe mali durumu bozulan işletmeler olduğu belirtildi.
Kredi talepleri
Komite üyeleri, içecek sektörünün bu dönemden en az zarar ile çıkabilmesi için; sektör üyelerinin aktifte çeşitli bankalara var olan kredilerinin ve kredi kartlarının kapatılması, faturalı çeklerin ödenmesi maksadıyla KOSGEB aracılığıyla ATSO üyesi işletmelere en az 6 ay ödemesiz, 18, 24 ve 36 ay taksit seçenekli kredi çalışması yapılması, bahse konu kredi kullanılırken var olan kredilerin kapatılmasından dolayı ortaya çıkacak komisyonların alınmaması veya en az oran ile alınması, kredi faiz oranlarının güncel piyasa değerinden değil en düşük faiz oranları ile belirlenmesi önerildi.
Üyeler, önerinin TOBB aracılığı ile T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı’na iletilmesi hususunun Yönetim Kuruluna sunulmasına karar verdi.
Haksız rekabet uyarısı
Üyeler, koronavirüs tedbirleri kapsamında, tam kapanma döneminde market, kasap, manav ile kuruyemişçilerin 10.00 ila 17.00 saatleri arasında açık olduğunu, tekel bayilerinin ise kapalı olduğunu ifade ettiler.
17 gün süren tam kapanma döneminde 10.00-17.00 saatleri arasında açık olan kuruyemişçi, bakkal ve zincir marketler gibi tekel bayilerinin de aynı koşullarda açık olabileceği ve bahse konu bayilerde de alkol satışı yasaklanabileceği ifade eden üyeler, tekel bayilerinin ruhsatında alkol satabilir izninin bulunduğunu ancak kapanma günlerinde tekellerde de alkol satışı yapmanın yasaklanabileceğini belirtti. Üyeler, nasıl alkol satan marketlerde kısıtlama günlerinde alkol satışı yapılmıyorsa, tekel bayilerine de aynı uygulamanın yapılabileceğini ifade etti.
Tekel ruhsatı olup da alkol satmayan tekel bayisinin de olduğu ve bu tekel bayilerinin bulundukları bölgede bakkal görevi gördüğü, insanların tekel bayilerinden gazete, su ve ekmek gibi ihtiyaçlarını aldıklarını kaydeden üyeler, Tekel bayilerinde, yoğurt, süt gibi ana gıda maddelerinin de satışının olduğu, bu açıdan bakıldığında bayilerin bulundukları bölgelerde sadece alkol satışı yaptığının düşünülmemesi gerektiğini belirtti.
Bu zamana kadar alkol satışı yapan kuruyemişçi, bakkal ve zincir marketlerin açık olduğu göz önüne alındığında tekel bayilerin kapalı olmasının haksız rekabete neden olduğunu söyleyen
5.Grup komite üyeleri, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) yetkilileri tarafından yapılan açıklamalara göre pandeminin 2022 sonlarında son bulacağının dile getirildiğini hatırlattı.
Üyeler, 2021 ve 2022 yıllarında da koronavirüs salgınının toplum sağlığı ve kamu düzeni açısından sorun oluşturmaya devam edeceği, riski yönetme ve hastalığın yayılım hızını kontrol altında tutma amacıyla tedbirlerin bahse konu yıllarda da alınmaya devam edileceğini kaydetti.
Komite üyeleri, önümüzdeki dönemlerde yapılacak sokağa çıkma kısıtlamalarından ya da tam kapanma tedbirlerinden tıpkı bakkal, kuruyemişçi ve zincir marketler gibi hizmet vermeye devam edebilmeleri için tekel bayilerinin de muaf tutulan sektörlere eklenmesini önerdi.
Toplantıda önerinin TOBB aracılığıyla İçişleri Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı’na iletilmesi hususunun Yönetim Kuruluna sunulmasına karar verildi.
Damaca satış fiyatları
Üyeler toplantıda ayrıca, da su satışı yapan firmaların sorunlarını da ele aldı.
İnsan sağlığı için iki yılda bir ya da 50-60 dolumda bir yenilenmesi gereken depozitolu damacana satış fiyatlarının depozitolu damacanaların insan sağlığı için iki yılda bir ya da 50-60 dolumda bir yenilenmesi gerektiği hatırlatılarak, kullanım ömrü bitmiş depozitolu damacanaların değiştirilmemesi ve kullanılmaya devam edilmesi durumunda ciddi hastalıklara yol açabileceği belirtildi.
Depozitolu damacana satış fiyatlarının son altı ayda döviz kurundaki yükseklik ve hammadde yetersizliği nedeniyle 2.00 -2.20.- Euro’dan 3.75.- Euro’ya çıktığı ve bu artışın da su satışı yapan firmaların giderlerinde artışa neden olduğu, söz konusu fiyat artışının imalatçıların, dağıtıcıların ve perakendecilerin döviz kurunu ve hammadde yetersizliğini bahane ederek yaptıkları haksız bir fiyat artışı olduğu ifade edilmişti.
Su satışı yapan işletmelerin artan ambalaj maliyetleri nedeniyle yaşadıkları mağduriyetleri ve yenilenemeyen depozitolu damacanaların neden olacağı hastalıkları engellemek maksadıyla, hammadde yetersizliği ve döviz kurundaki artışı bahane ederek depozitolu damacana satışında fırsatçılık yapan imalatçıların, dağıtıcıların ve perakendecilerin denetlenmesi önerilmişti.
Önerinin TOBB aracılığı ile Ticaret Bakanlığı’na iletilmesi hususunun Yönetim Kuruluna sunulmasına karar verilmişti.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu, komitenin önerileri üzerine gerekli girişimleri başlattı