Antalya ihracatının %90’ına yakını “İmalat” ile “Tarım, Avcılık ve Ormancılık” sektörlerinden oluşmaktadır. TÜİK’in ISIC Rev.3 ürün sınıflamasına göre yapılan analizlerde, 2002’den itibaren hemen her yıl iki sektör arasında gözlemlenen yarış, 2015’ten sonra imalat sektörünün üstünlüğü ele geçirmesi ile devam etmektedir. Diğer sektörlerden bu yarışa katılabilen “Madencilik ve Taşocakçılığı” en fazla 2017 yılında %14’lük bir pay alabilmiştir. Antalya, her yıl, az da olsa toptan ve perakende ticarette da ihracat yapmıştır. Bunun yanı sıra “Gayrimenkul, Kiralama ve İş Faaliyetleri”, “Balıkçılık”, “Diğer Sosyal, Toplumsal ve Kişisel Hizmet Faaliyetleri” ve “Elektrik, Gaz ve Su” sektörlerinde de dönem dönem ihracat yapabilmiştir.

Kaynak: TÜİK ve yazar hesaplamaları

2002 yılından 2019 yılına gelindiğinde imalat sektörü kendi içinde çeşitlenirken; tarım, avcılık ve ormancılık sektöründe bu çeşitlenme aksi yönde, yani azalarak neredeyse sadece “Tarım, Avcılık ve İlgili Hizmet Faaliyetleri” alanına yönelmiştir. Bu alanda %60’tan fazla “sebze, bahçe ve kültür bitkileri ürünleri”, %35’yakın “meyveler, sert kabuklular, içecek ve baharat bitkileri” ihraç edilmektedir. Yani bu iki ürün grubu ilgili sektördeki ihracatın neredeyse %98’ini oluşturmaktadır. Sebze ve meyve ihracatına nazaran küçük bir pay sahibi olan tahıl vb. ürünlerin ihracatı, 2000’li yılların başında toplam ihracat içinde en yüksek seviyesini görürken ağırlığı yıllar içinde düşmüştür. Şekil 2’de görüldüğü üzere, 2002 yılında tarım, avcılık ve ormancılık faaliyetleri toplam ihracatın yarısından fazlasını oluştururken, payı ile birlikte çeşitliliği de yıllar içinde azalmıştır. Öte yandan, imalat sektörü ihracatının payı ile birlikte çeşitliliği de yıllar içinde artmış göstermiştir.

Şekil 2 – Antalya’nın İhracatının Sektörel Dağılımı, 2002 ve 2019

Kaynak: TÜİK ve yazar hesaplamaları

Antalya’nın imalat sektörü ihracatı daha yakından incelendiğinde ise yıllar içinde gelişen çeşitlenme dikkat çekmektedir. Şekil 3’te renkli kutucukların sayıca fazla olması daha fazla sayıda sektörün ihracatta öne çıktığına; kutucukların büyüklükleri ise ilgili sektörün ihracattan aldığı paya işaret etmektedir. Buradan yola çıkarak, 2002 yılında Antalya’nın imalat sektörü ihracatının yarıya yakınını tekstil ürünleri oluştururken, 2019 yılına gelindiğinde bu yoğunluğun azaldığı, farklı sektörlerin ihracattan aldıkları payları artırarak ilin ihracat sepetini çeşitlendirdikleri görülmektedir. 2019 yılında özellikle yüksek teknoloji sınıfına giren hava ve uzay taşıtları ihracatındaki artış, ilin ihracatındaki katma değerin de arttığını göstermektedir. Yıllar içinde azalan düşük teknolojili ürünlerin ihracatı, yerini yüksek teknolojili ürünlere bırakması ile ilin ihracat sepeti, teknolojik dönüşümle beraber çeşitlenmiştir. 2002 yılında imalat sektörü ihracatında öne çıkan ilk 5 faaliyet alanı, toplam imalat sanayi ihracatının yaklaşık %85’ini oluştururken bu değer 2019 yılına gelindiğinde %56’ya düşerek ihracatta belirli sektörlere olan bağlılık azaltılmıştır.

Şekil 3 – Antalya’nın İmalat Sektörü İhracatının Ürün Bazında Dağılımı, 2002 ve 2019

Kaynak: TÜİK ve yazar hesaplamaları

Doğal kaynaklara ilişkin olan tarım sektörü ihracatında, ürün sepeti sadece belli sınırlarda çeşitlenebilirken imalat sanayinde bu sınırlar çok daha geniştir. İhracat sepetini çeşitlendirme konusunda iyi bir performans sergileyen Antalya, bu çeşitlenmeyi daha da artırabilecek bir kapasiteye sahiptir. Ticaret müşavirlikleri tarafından derlenip, T.C. Ticaret Bakanlığı tarafından açıklanan, 86 ülkede ithal talebi artabilecek ürünlere ilişkin liste incelendiğinde, tıbbi malzeme ve gıda ürünlerinin öne çıktığı görülmektedir. Bu listede yer alan özellikle Uzak Doğu ve Amerika-Kanada gibi büyük pazarlar tarafından talebi artması beklenen yoğun bakım ürünleri ve tıbbi malzemeler ile Avrupa’da talebi artması beklenen elektrikli cihazlar, Antalya’nın ihracat sepetini katma değerli bir şekilde çeşitlendirmesinde önemli bir fırsat olarak öne çıkmaktadır. Özellikle son dönemde tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 pandemi süreci, tıbbi malzemelere olan gereksinimi oldukça artırmıştır. Üretiminde genellikle yüksek teknoloji kullanımını gerektiren bu ürünlere olan farkındalığın artması, gözleri bu alana çevirmiştir. Antalya’nın “Tıbbi Aletler; Hassas ve Optik Aletler ve Saat İmalatı” sektöründe ihracatı 2018 yılında en yüksek değerine ulaşmakla birlikte diğer sektörlere kıyasla düşük kalmaktadır. Ancak bu alanda ihracatın yıllardır yapılıyor olması, sektörde yerleşmiş bir ekosistem ve kapasitenin olduğuna işaret etmektedir. Bu alanda yapılacak yeni ihracat anlaşmaları hem ilin hem de Türkiye’nin yüksek teknoloji ihracatını artırarak katma değerli ürünlerle dış ticaret dengesinin pozitife dönmesine önemli bir katkı sağlayacaktır. Sürdürülebilir bir büyüme trendine ulaşabilmek için önem arz eden katma değerli ürün ihracatı, ülkeleri, teknoloji yoğunluğu yüksek ürünlerin ihracatını artırmaya yönlendirmiştir. Bu alanda rekabetçi bir performans sergileyebilmek için halihazırda var olan kapasiteyi doğru yöneterek fırsata çevirmek, bulunduğumuz pandemi sürecini bir dönüşüm sürecine çevirebilir.

Seçil Gülbudak Dil

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Müşaviri