ATSO 19.Grup (Cam ve hırdavat) Meslek Komitesi Ağustos ayı olağan toplantısını elektronik ortamda gerçekleştirdi.

Komite üyeleri tarafından, son yıllarda dünya ve ülke ekonomisinde yaşanan dalgalanmalar sonucu birçok ticari işletmenin finansal yeniden yapılandırma ya da konkordato gibi müesseselere başvurmak suretiyle ayakta kalmaya çalıştığı, ticari faaliyetlerinin sona ermesi veya düşüşe geçmesi nedeniyle bankalar nezdinde nakit kaynağı bulunmayan şirketlerin ve yetkilileri tarafından düzenlenmiş bazı çeklerin de bu süreçte “karşılıksız” işlemi gördüğü hatırlatıldı.
Karşılıksız kalan çekler sebebiyle şirketlerin, çek düzenleme yetkisini haiz yetkililer hakkında “karşılıksız çek keşide etmek suçundan” öncelikle adli para cezasına hükmedildiği, söz konusu adli para cezalarının ödenememesi sebebiyle de çoğu şirket yetkilisinin hapis cezası ile karşı karşıya kaldığı belirtildi.
Her ne kadar 14/12/2009 tarih ve 5941 sayılı Çek Kanunu’nda bazı düzenlemeler yapıldıysa da karşılıksız çeklerin önüne geçilemediği, nitekim Dünya Sağlık Örgütü tarafından küresel salgın ilan edilen Covid-19 sebebi ile 25.03.2020 tarihinde Resmî Gazete’ de yayımlanan “Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun” (Torba Kanun) ile “Karşılıksız Çek Keşide Etme” suçunu 24.03.2020 tarihine kadar işlemiş ve bu sebeple mahkûm olanların cezalarının infazının bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle durdurulduğu hatırlatılırken, COVID-19 salgınının hukuki ve ticari etkilerinin yoğun olarak hissedildiği bu süreçte, düzenleme kapsamında tahliye tarihinden itibaren çek bedelinin alacaklıya ödenmesinin pek de mümkün olamayacağı ifade edildi.

Komite üyeleri, 5941 sayılı Kanun uyarınca, muhatap bankanın ibraz eden düzenleyici dışında hamili süresinde ibraz edilen her çek yaprağı için ödeme yapmakla yükümlü olduğu tutarın 30.01.2020 tarihi itibariyle 2.225.-TL olarak belirlendiğini, ancak bu rakamın çekleri karşılıksız çıkan firmalar için yetersiz kaldığını, bahse konu rakamın en azından pandemi süresince 30.000.-TL. ye yükseltilmesi gerektiğini kaydetti.

Yapılan tüm hukuki düzenlemelere rağmen piyasaların daralmasından dolayı karşılıksız çek sayılarında artış görüldüğünü belirten Komite üyeleri, bunun asgari seviyeye indirilebilmesi için özellikle bankaların çek defteri verirken daha hassas davranması gerektiğini, olası mağduriyeti gidermek için bankaların her çek yaprağı için ödeme yapmakla yükümlü olduğu munzam karşılığın arttırılmasını, ayrıca çek alırken alacaklı için sorgulama yapılabilecek güvenilir sistemlerin oluşturulması önerisinde bulundu.

Her ne kadar karekodlu çek uygulaması kapsamında www.findeks.com vb. uygulamalar üzerinde çek sorgulaması yapılabilse de düzenlenen çekin kapsamlı olarak sorgulanmasının yapılamadığı belirtildi.

Örneğin; karekodla sorgulama yapıldığında çek sorunsuz gibi görünse de çek üzerindeki imzanın sahte olabileceği belirtilerek, imzayı doğrulayabilecek bir sistemin bulunmaması kaynaklı mağduriyetlerin yaşandığının altı çizildi.

Toplantıda; öncelikle düzenlenen çekin kapsamlı olarak sorgulanmasını sağlayacak güvenilir sistemlerin kurulması, bankaların çek defteri verirken daha hassas davranması ve olası mağduriyeti gidermek için bankaların her çek yaprağı için ödeme yapmakla yükümlü olduğu munzam karşılığının arttırılması maksadıyla TOBB aracılığıyla Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’na (BDDK) yazı yazılması konusunun Yönetim Kurulu’na sunulmasına karar verildi.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu, komitenin önerisi üzerine gerekli girişimleri başlattı.