MAYIS AYI ENFLASYONU

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) ve Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı (BAGEV) Başkanı Davut Çetin, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Mayıs ayı enflasyon verilerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. TÜFE’de 1998, Yİ-ÜFE’de 1994 yılından sonraki en yüksek enflasyon verilerinin görüldüğünü belirten Başkan Çetin, bu düzeyde bir enflasyonun ekonomi, sosyal adalet, ticaret ahlakı ve sosyal ahlak üzerinde olumsuz etkilerinin olabileceğini kaydederek “önceliğimiz enflasyonla mücadele olmalı” dedi.

Başkan Çetin’in açıklaması şöyle:

2022 Mayıs ayı enflasyonu beklentilerin oldukça altında bir düzeyde bir önceki aya göre TÜFE’de %2,98, Yİ-ÜFE’de %8,76 olarak açıklanmıştır. Yıllık enflasyon ise tüketici fiyatlarında %73,50, yurt içi üretici fiyatlarında %132,16 olmuştur.

TÜİK’in madde sepetini ve Bölgesel enflasyon verilerini yayımlaması yararlı olacaktır

TÜİK, bu ay itibariyle enflasyon sepetindeki madde fiyatlarını ve bölgesel enflasyon verilerini yayımlamamış ve buna ilişkin de Kurum tarafından “Eurostat tarafından talep edilmeyen tabloların kaldırılarak, aynı şekilde talep edilen yeni tabloların da eklenmesine karar verilmiştir” açıklaması yapılmıştır. Enflasyon verilerine güvenin korunması ve bölgesel enflasyonun detaylı verilerle izlenebilmesi için bu verilerin kamuoyuyla paylaşılması yararlı olacaktır.

Sebze ve meyve grubu aylık enflasyonda azaltıcı yönde etki yaptı

TÜİK verilerine göre Mayıs ayında taze sebze ve meyve fiyatları ortalama olarak %11 oranında düşüş göstermiş, aylık gıda enflasyonu %1,63 oranında kalmış, böylece sebze ve meyve grubu enflasyonda azaltıcı yönde etki yapmıştır. Taze sebze ve meyvede üretim artışı ve ihracatta yavaşlamayla mevsimlik fiyat düşüşü görülmektedir. Mayıs ayında Türkiye yaş sebze ve meyve ihracatı %5 gerilemiş, Antalya ihracatındaki artış %1,4 oranında kalmıştır. Sebze ve meyvede aylık düşüşe rağmen yıllık enflasyon halen %94,4 oranındadır. İşlenmiş gıdayla birlikte gıdada yıllık enflasyon da %91,6 gibi yüksek bir düzeyde kalmaya devam etmektedir.

TÜFE’de en yüksek artış ulaştırma grubunda

TÜFE’de yıllık bazda ise en yüksek artışların %107,62 ile “ulaştırma”, %91,63 ile “gıda ve alkolsüz içecekler”, %82,08 ile “ev eşyası” gruplarında gerçekleştiği görülmüştür. TUİK verilerine göre yıllık fiyat artışları kirada %20, giyimde %29,2, hizmetler genelinde %45,8’dir.

Çekirdek enflasyon göstergeleri enflasyonda mevsimlik etki haricinde henüz gerileme sinyali vermemektedir.

Enerji fiyatları Yİ-ÜFE’yi yukarı çekiyor

Yİ-ÜFE ise, 2022 yılı Mayıs ayında bir önceki aya göre %8,76, beş aylık % 51,43 ve bir önceki yılın aynı ayına göre %132,16 olmuştur. Aylık bazda en yüksek artış %38 oranıyla elektrik-gaz, %11 oranıyla madencilik sektörlerinde, yıllık bazda en yüksek artış %360 ile elektrik-gaz, %250 ile ham petrol ve doğal gaz, %246 ile kok ve akaryakıt gruplarında gerçekleşmiştir. Enerji fiyatlarının Yİ-ÜFE’yi yukarı çekmeye devam ettiğini görüyoruz.

Merkez Bankası piyasaya doğru sinyaller vermeli

Maalesef TÜFE’de 1998, Yİ-ÜFE’de 1994 yılından sonraki en yüksek enflasyonu yaşamaktayız. Bu düzeyde bir enflasyonun ekonomik ve sosyal adaleti, ticaret ahlakını ve sosyal ahlakı derinden zedelemesi mümkündür. ABD’de halen tek hanede olan enflasyona karşı, resesyon riskine rağmen alınan önlemler enflasyonun ekonomik ve sosyal yapı üzerindeki kalıcı etkilerinin ne kadar önemsendiğini göstermektedir. Bu nedenle bizim de önceliğimiz enflasyonla mücadele olmalı, Merkez Bankamız piyasaya doğru sinyaller vermeye başlamalıdır.

Dolaylı vergiler enflasyonu artırdı

Diğer taraftan, son aylardaki enflasyon artışında dolaylı vergilerin de bir rolü olduğunu görüyoruz. Maliyet enflasyonuna karşı dolaylı vergilerin artırılmasına değil, düşürülmesine devam edilmelidir. Ayrıca, gübre sektöründe üretim sürecine yansıyan sorunlar gibi örnekler enflasyonla mücadelenin toplumsal uzlaşmayla birlikte, sektörel düzeyde daha fazla istişare ve ortak akılla yapılması gerektiğine işaret etmektedir.