Her sene gerçekleşen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’nın 26.’sı (COP26) bu sene 31 Ekim – 12 Kasım tarihleri arasında İskoçya’nın Glasgow şehrinde gerçekleşti. 2016 yılında yürürlüğe giren Paris İklim Anlaşması’nın imzalanmasının üzerinden 5 yıl geçmiş olması nedeniyle ülkelerin bu süreçte ne yaptıkları, hedeflerine ne kadar ulaşabildikleri ve gelecek dönemde neyi hedeflediklerini tartışılması sebebiyle bu yılki COP geçmiş 25 yıla göre daha önemli bir konumdaydı. Ancak COP26 birçok açıdan beklenen etkiyi yaratmadı. Katılımcı ülkeler hedefleri gerçekleştirmek için daha fazla şey yapmaktan ziyade bazı hedefleri 2050’den 2070’lere kadar uzattığını bile açıkladı.

  • Zirvenin COP26 Dünya Liderleri Zirvesi bölümünde aralarında Türkiye’nin de olduğu 42 ülke lideri ortak açıklamada bulundu. 40’tan fazla lider Glasgow Breakthrough olarak adlandırılan hedefleri onayladı. Bu hedefler, temiz enerjinin 2030 yılına kadar tüm ülkelerin enerji ihtiyaçlarını verimli bir şekilde karşılaması için en uygun fiyatlı ve güvenilir seçenek olmasını amaçlıyor.
  • Ormanların %90,76’sına sahip olan 137 ülkenin onayladığı orman ve arazi kullanım önlenmesi ile ilgili bildirge arazi ve toprak üzerindeki tahribatı bitirmeyi ve döngüsel ekonominin en önemli prensiplerinden biri olan ekosistemin yenilenmesine olanak tanıyacak.
  • Güney Afrika Cumhuriyeti Devletleri, Fransa, Almanya, İngiltere ve ABD’nin ortak açıklamasına göre, enerji sistemlerin dönüşümü için Güney Afrika’da doğru adımların atılmasına karar verildi. Özellikle Güney Afrika için hazırlanan bu deklarasyon Güney Afrika’nın enerji dönüşümü için önemli bir adım olarak nitelendirilebilir.
  • Ayrıca 100’den fazla ülke, 2030 yılına kadar global metan gazı salımını %30 azaltma sözü verdi.
  • Genellikle AB üyelerinden oluşan ülkeler ormansızlaştırmanın önlenmesi için toplamda 12 milyar dolar değerinde finansman sağlayacaklarını açıkladılar.
  • Dünyanın en büyük ikinci tropik yağmur ormanları olarak da bilinen Kongo Havzasının arazisinin yenilenebilmesi için en az 1,5 milyar dolar finansman ayrılacak. Bu alanlarda yaşayan yerlilerin haklarını korumak ve ormanların doğal koruyucuları olarak yaşamlarını devam ettirebilmeleri için ise 1,7 milyar dolar finansman oluşturulacak.
  • Globalde 500 milyar dolardan fazla gelir elde eden 10 büyük şirket, ormansızlaştırmanın durması için tarım ürünlerinin üretilmesi ve ticareti kontrol ederek katkı sağlamaya karar verdi. Bir sonraki toplantıya (COP27) hazırlayacakları tedarik zinciri süreçleri için detaylı bir yol haritası ise bu anlamda atılacak ilk somut adım olacak.
  • Çok Taraflı Kalkınma Bankaları (Multilateral Development Banks – MBD) artık yatırımlarını doğa, insan ve gezegen odağında güncelleyerek doğaya pozitif etkiyi artırmayı amaçladıklarını açıkladılar.
  • Ormanlar, Tarım ve Ürün/Emtia Ticareti (Forest, Agriculture and Commodity Trade – FACT) oturumunda sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda ormanların, tarımın ve ürün ticaretinin sürdürülebilir olması ve doğal ekosistemin korunması için gerçekleştirilecek aksiyonlara ilişkin yol haritasının hazırlanması sözü verildi.
  • Avustralya, Fransa, Hindistan, İngiltere ve ABD’nin oluşturup Trükiye’nin yer almadığı 80 ülkelik bir grubun destek verdiği Yeşil Sistemler İnisiyatifi; “One Sun, One World, One Grid: One Sun” Deklarasyonunu açıkladı. Güneş enerjisinin dünyanın ihtiyaç duyduğundan çok daha fazlasını karşılayabileceğine dikkat çeken bu inisiyatif, global bir sistem kurulması ve devletlerin, finansman sağlayıcıların, özel sektörün ve araştırmacıların ortak çalışması ile bu global yeşil enerji sisteminin kurulması için çalışacağını açıkladı.
  • COP21’de hükümet liderleri Mission Innovation (MI) inisiyatifini başlatmıştır. Bill Gates ise Breakthrough Energy (BE) inisiyatifini duyurmuştu. Bu her iki inisiyatif de yıllar içinde temiz enerji üzerine çalışmıştır. COP26’da ise bu iki inisiyatif iş birliği yaparak çalışmaların hem kamu hem de özel sektör ayağında paralel ve daha verimli bir şekilde gerçekleştirmeyi amaçladıklarını bildirdiler. Türkiye’nin yine yer almadığı 39 hükümet ve kamu iştiraki temiz enerji alanında uluslararası destek sağlanacağına dair bir açıklama yaptı.
  • Kömürden temiz enerjiye geçiş açıklamaları COP26’nın en önemli konularından biriydi.  Bakanlar, alt uluslar, özel şirketlerin üst düzey yetkilileri kömür yerine temiz enerji kaynaklarının kullanımı için dönüşüm sürecinin başlatılması konusunda iş birliği yapacaklarını açıkladı.
  • İngiltere ve Uluslararası Enerji ajansı (IEA) tarafından desteklenen global hareket çağrısı, SEAD (Super-efficient Equipment and Appliance Deployment) inisiyatifi verimli ürünler için hareket çağrısında bulunda. SEAD küreselde yüksek enerji tüketimi gerektiren ürünlerin daha verimli bir şekilde elde edilmesine yönelik çalışmalara odaklanacaklarını açıkladılar.
  • Temelde temiz ve sürdürülebilir enerji sistemlerinin kolay erişilebilir hale gelmesi için çalışan, ilk olarak 2015 yılında İngiltere’de çalışmalarına başlayan Enerji Geçiş Komisyonu 2022 yılı için belirlenen stratejik öncelikleri açıkladı.
  • Globalde sürdürülebilir sistemlere geçiş sürecinde herkesin adil bir şekilde bu geçiş sürecinde yer alması ve hedeflere ulaşılırken yeşil büyüme ve ekonomik refahın da sürdürülebilir olması için olanakların geliştirilmesi adına söz verildi.
  • İngiltere, Dünya Bankası ve COP Başkanlığı tarafından yürütülen toplantılar sonucunda, globalde sürdürülebilir tarım sistemlerinin geliştirilmesi için kamu politikalarının ve inovasyonun desteklenmesi gerektiğine dair çağrı yapıldı.
  • Farklı sektörlerden farklı paydaşların birlikte yaptığı açıklamada 2040 yılına kadar satılacak tüm arabaların ve ticari araçların 0 emisyon kurallarına uygun bir şekilde üretilmesi için çalışacaklarını belirttiler.
  • En fazla karbon salınımına sebep olan alanlardan biri olan havayolu taşımacılığı ile ilgili Türkiye’nin de yer aldığı bir koalisyon kısa, orta ve uzun vadeli planlamalar yapılması konusunda hemfikir olduklarını açıkladılar.
  • Belki de COP26’nın en önemli çıktılarından biri olarak sayılabilecek, Adaptasyon Araştırmaları Birliği (Adaptation Research Alliance – ARA), globalde sürdürülebilir sistemler yaratılması için, etki odaklı somut adımların atılmasını sağlamak amacıyla, özellikle iklim krizine karşı savunmasız olan toplumların desteklenmesi adına çalışmalar yapmayı taahhüt ettiklerini bildirdiler.

Yukarıda COP26’da alınan bazı kararları sıraladık. Genel olarak bakıldığında toplantının verimli geçtiğini söylemek mümkün olabilir ancak ülkelerin hedeflerini ertelemeleri, Paris Anlaşması hedeflerine ulaşabilmeyi zorlaştırıyor. Bununla birlikte somut adımlardan daha çok geleceğe yönelik yol haritaları, anlaşma sözleri ve taahhütler de hedeflere ulaşmak konusunda insanları karamsarlığa itmiştir.

Türkiye açısından değerlendirecek olursak zirveye cumhurbaşkanlığı düzeyinde katılım yapılmadı. Bakanlıklardan ve çeşitli belediyelerden temsilciler COP26’da Türkiye adına yer aldı. Türkiye zirvenin hemen öncesinde Paris Anlaşmasını, TBMM onayı ile kabul etmişti. Paris Anlaşması ile 2053 yılında 0 karbon emisyonu sözü verildi. Bu kapsamda Türkiye için en önemli maddelerden biri de kömür kullanımının kademeli olarak azaltılması oldu. Ancak Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ) verilerine göre Türkiye’de elektrik üretiminde kömürlü termik santrallerinin payı %35 civarında ve bu değer yıllar içinde artarak bu güne gelmiştir. Bu nedenle Türkiye’nin kömürden vazgeçmesi bir anda ve kolay olmayacaktır. Hem kömür kullanımındaki kademeli azalma hem de anlaşmanın diğer hedeflerine ulaşabilmek için önemli politikalara, geçiş sürecini kolaylaştıracak adımlara ihtiyaç duyulmaktadır.

Seçil Gülbudak Dil

Müşavir